Uçakta yediğiniz yemeklerin tadı çok farklı (ve muhtemelen tatsız) olabilir ama bunun kesinlikle havayolu şefinin suçu olduğunu söyleyemeyiz. Aslında tat alma duyunuz yerden 10 kilometre yükseklikte tatları deniz seviyesinden çok farklı bir biçimde algılar.
Hava geçirmez bir uçak kabini içinde devridaim edilen hava çok kuru hale gelir. ticari bir uçaktaki havanın birden fazla çölden daha kuru olduğu anlamına gelir, Yüzde 12 civarında neme sahip olduğu bilinmektedir.
Havadaki nem eksikliği nedeniyle burun pasajlarımız kurur ve koku alma duyumuz kokuları daha az ayırt eder. Koku, tat alma duyusunda çok önemli bir role sahip olduğu için yemeğin tat algısı sönümlenebilir ve tadı yumuşayabilir.
Alman havayolu Lufthansa tarafından 2010 yılında yapılan ve Fraunhofer Yapı Fiziği Enstitüsü tarafından talep edilen bir araştırmaya göre, hava kuruluğu ve düşük basınç birleştiğinde, tuz yüzde 30’a kadar daha az ağır ve şeker yüzde 20’ye kadar daha az ağır olarak algılanıyorbu neden oluyor.
Projede çalışan bir aroma kimyageri Dr. Andrea Burdack-Freitag, yaptığı açıklamada, “ Uçuş sırasında aldığınız yiyecek ve içeceklerin tadı, üşüttüğümüzde algıladığımızla aynıdır.” diyor.
Çalışma, umaminin (daha ağır bir aromaya sahip olma eğiliminde olduğunu ve et ve diğer yüksek proteinli gıdalarla ilişkili bir tat duygusuAsya yemeklerinin ) bakımından zengin olduğunu öne sürüyor.
Gürültü de sorun olabilir.
Uçuş sırasında bir başka sorun da gürültü olabilir. Araştırmalar, arka plan seslerinin gıda algısı, özellikle tatlılık ve tuzluluk algımız üzerinde değerli bir etkiye sahip olabileceğini gösteriyor. Uçak kabinlerinin içindeki gürültü yaklaşık 80 desibele (yaklaşık bir elektrik süpürgesi ile aynı) ulaşabildiğinden, Bu ses yemekten aldığınız zevki de zayıflatabilir.
2015 yılında yapılan bir araştırma, domates, mantar ve yaşlı etler gibi umami açısından zengin gıdaların, uçak benzeri bir ortamda tüketildiklerinde bile lezzetlerini koruma eğiliminde olduklarını buldu. Havayollarının, yolcuların uçuş sırasında şüpheli derecede yüksek düzeyde domates suyu tükettiklerini fark ettikten sonra bu eğilimi yakaladığı bildirildi.
New York Kent Üniversitesi’nde beslenme bilimi yardımcı doçenti Robin Dandoyaptığı açıklamada, ” Çalışmamız, gürültülü bir ortamın tat alma duyumuzu etkilediğini doğruladı. İlginç bir şekilde, bu, tatlı tadın engellenmesi ve umami aromasının önemli ölçüde artmasıyla, tatlı ve umami tatları için tipikti. Yiyeceklerimizi tükettiğimiz ortamın çoklu duyusal özellikleri, yediğimiz yiyeceklerle ilgili algımızı değiştirebilir.” söz konusu.
